Üniversite Sağlık Bilimleri Fakültesi Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Bölümü öğrencilerinden Eymen El-Afifi’nin ailesi, İsrail’in Gazze’de sürdürdüğü saldırılar sonucunda şehit oldu. Filistinli misafir öğrencimizin merhum ailesi için 3 Mayıs 2024 tarihinde Cuma namazı sonrasında BANÜ Spor Vadisi Kapalı Spor Salonu’nda gıyabi cenaze namazı ve taziye programı düzenlendi.

Gıyabi cenaze namazı ve taziye programına Rektör Prof. Dr. İsmail Boz, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Feyzullah Temurtaş, Genel Sekreter Vekili Faruk Küçük, Bandırma İlçe Müftüsü Dr. Abdulhamid Pehlivan, akademik ve idari personel, sivil toplum kuruluşları temsilcileri, basın mensupları, öğrenciler ve vatandaşlar katıldı.

Bandırma Müftüsü Dr. Abdulhamid Pehlivan tarafından kıldırılan gıyabi cenaze namazı sonrasında İslami İlimler Fakültesi akademisyenlerinden Öğr. Gör. Hakan Kutlu tarafından Kur’an-ı Kerim tilaveti gerçekleştirildi. Kur’an-ı Kerim tilaveti sonrası İslami İlimler Fakültesi Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Abdullah Hikmet Atan tarafından yapılan duada; işgal rejiminin Filistin’e uyguladığı ablukada şehit olanlara rahmet okunurken; yaralananların şifa bulması, yeryüzündeki mazlumların zulümden kurtulması, Kudüs ve Gazze başta olmak üzere tüm İslam beldelerinin huzur ve sükun bulması için niyaz edildi.

İsrail saldırılarında aile fertlerini kaybeden Filistinli misafir öğrenci Eymen El-Afifi, taziye ve baş salığı dileklerini kabul ettikten sonra yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı: “Hannan, Emani, Emire ve teyzem Sümeyye…Çocukken Gazze’deki evimizin bahçesinde saklambaç oynardık. Teyzemin hazırladığı tatlıları yerdik. Pazartesi günü gerçekleşen hava saldırısında teyzem Sümeyye, teyzemin çocukları ve yıkılan evimiz artık hatıralar yaşayacaklar. Gazze’de her zaman internet olmuyor. Pazartesi günü internet olduğu zaman annemle ve teyzemle görüntülü görüştük. Bana Türkiye’den gelen yardımları gösterip okumamı istiyorlardı. Salça, yağ, şehriye, un diye onlara Türkçelerini okudum. Teyzem okulumu bitirip Gazze’de yapacağım işler için bana çok dua etti. Bu son görüşmemiz oldu. Filistin’de, ülkemde, tüm dünyanın gözü önünde tarihin en büyük zulümlerinden biri yaşanıyor. İnsanlar korkunç silahlarla, bombalarla katlediliyor. Evler, okullar, hastaneler ve altyapı tesisleri sistematik olarak vuruluyor. 6 ayı aşkın bir süredir insani yardımların ülkeme girişine izin verilmiyor bu nedenle başta bebekler ve çocuklar olmak üzere, ailem ve ülkem; temel gıdaya, temiz suya ve tıbbi malzemelere erişemiyor. Terör devleti İsrail’in son saldırılarında kuzenlerim ve birçok akrabam şehit oldular inşallah. Annem, babam ve kardeşlerim de saldırılarda yaralandılar… Elhamdulillah…İsrail’in çocuk, yaşlı ve kadın ayrımı gözetmeksizin Gazze’ye yönelik başlatmış olduğu katliamlar, sadece benim ülkeme değil; tüm İslam aleminin, insanlığın onuruna karşı yapılan katliamlardır. İsrail, halkımızı köşeye sıkıştırarak, insani yaşam koridorlarını kapatarak, ölüme mahkûm ederek kendilerine yeni yaşam alanları açmaya çalışıyor. Şerefli Filistin halkı ise İslamın şeref ve izzetini koruyarak zalimlere karşı dik durmaya ve mücadele etmeye devam ediyor ve edecek. Masumların kanları üzerine kurulu hiçbir hükümranlık uzun süre ayakta kalamayacak. Zafer, inşallah bizim olacaktır. Saldırılarda şehit olan akrabalarıma Allah rahmet etsin. Ayrılıklarına karşı bize sabır vermesi için Allah’a dua ediyoruz. İnnâ lillâhi ve innâ ileyhi raciun: Biz Allah’a aitiz ve kuşkusuz O’na döneceğiz.” Dedi.