Bandırma, birçok önemli sorun ve sıkıntıyla uğraşması gerekirken, geçtiğimiz haftalarda yapay bir gündem olan ON ON Kafe ile meşgul oldu. Ancak asıl dikkate alınması gereken meselelerden biri göz ardı ediliyor: 1926 yılında muhteşem mimarisiyle inşa edilmiş olan, şu an nikah salonu olarak kullanılan tarihi binanın çevresindeki durum. Bu yapı, Bandırma’nın simgelerinden biri ve kentimize gelen ziyaretçilerin büyük ilgisini çekiyor. Ancak binanın önü, sağı, solu – kısacası her yanı – araç ve motosikletler tarafından işgal edilmiş durumda. Peki, bu çirkin görüntüden haberdar olan var mı?
Bu tarihi binanın çevresi, vatandaşların özgürce gezip dolaşabileceği bir alan olması gerekirken, ne yazık ki bu alan işgal altında. Özellikle engelli bireylerin rahatça hareket edemediği bu bölgede, vatandaşın hak ettiği alanlar özel araçlar tarafından gasp edilmiş durumda. Halbuki orada “Sadece Resmi Plakalı Araçlar Girebilir” yazılı bir tabela ve bariyerler var. Ancak bu kurallar, tarihi binanın çevresini adeta “yol geçen hanı”na dönüştürenler için hiçbir anlam ifade etmiyor. Zabıtalar ellerinden geleni yapsa da bu durumun önüne geçilemiyor.
Sorunun temelinde, özellikle bazı meclis üyelerinin, siyasi parti yöneticilerinin ve bunların akraba çevresinin kendilerini imtiyazlı görerek bu alanı otopark gibi kullanmaları yatıyor. Bankaya gitmek, meydandaki kafelerde oturup sohbet etmek ya da çarşıda işlerini halletmek için araçlarını bu alana bırakıyorlar. Üstelik bu araçlar, tarihi yapının dokusuna ve kent estetiğine zarar verecek şekilde gelişi güzel park ediliyor. Ne yazık ki bu durum, umursamaz bir tavırla devam ediyor. Çünkü kendilerince “meclis üyesi” olmanın böyle bir ayrıcalık getirdiğine inanıyorlar.
Oysa meclis üyesi olmanın normal bir vatandaştan hiçbir farkı yoktur. Sizler, vatandaşın oylarıyla bu göreve seçildiniz. Göreviniz, Bandırma’ya hizmet etmek. Kimse size, kentin simgesi olmuş bu tarihi yapının önüne araçlarınızı – üstelik ailenizle birlikte – bedava park etme hakkı tanımadı. Bu sırada, size oy vererek meclise gönderen vatandaşlar, araçlarını ücretli otoparklara bırakmak zorunda kalıyor. Bu, açık bir adaletsizliktir.
Ben, Bandırma Belediye Başkanı Dursun Mirza’nın bu duruma son vereceğine inanıyorum. Hem bu tarihi yapının çevresindeki çirkin görüntüyü ortadan kaldıracak hem de vatandaşın özgürce dolaşabileceği bu bölgeyi işgalden kurtaracaktır. Bu konuda bir an önce adım atılmalı ve tarihi yapıya yakışan bir çevre düzenlemesi yapılmalıdır.
Serhat OZAR