EN BÜYÜK HEDEFİM OLİMPİYATLARDA YÜZMEK

Onun adı İnanç Güvercin, yaşı henüz 15, spor okullarında başladığı yüzme sporunda çok kısa sürede yeteneklerini ispat ederek  Türkiye finallerinde yüzmeyi başardı. İnanç’ın hikayesi aslında ablası Ilgın’ın yüzme sporuna başlamasıyla şekillendi. Ablasının çalışmalarını izleyen, onu rol model alan  İnanç 11 yaşında iken yüzme öğrenerek bu spora başladı. Yıldızlar 200 metre serbestte Türkiye 3. oldu Küçük yaşta ondaki yeteneği keşfeden Enka Spor Kulübü çalıştırıcısı Aytaç İlban, İnanç için umut ve beklentilerinin çok büyük olduğunu belirterek “ İnanç yüzmeyi çok seviyor. Çalışmaktan da asla vazgeçmiyor. Yüzme sporuna başladığı 2 sene içinde müthiş ilerlemeler kaydetti. Önce Balıkesir’de okul yarışmalarında öne çıkmayı başardı. Çalışkanlığı ve başarıları İnanç’I  vize yarışlarına taşıdı. Türkiye finallerinde yer almasıyla 13 yaşında Federasyon Karması Yüzme Milli takım kadrosuna seçilmeyi başardı. Çeşitli milli takım ve Türkiye şampiyonasına katılan İnanç, Aralık ayındaki Türkiye Şampiyonasında Yıldızlar 200 metre serbest stilde bronz madalyaya uzandı. İnanç bu sporda daha çok büyük başarılara imza atacağını düşünüyorum. Şimdi İnanç ile Nisan ayında Bulgaristan'ın Burgaz şehrinde  düzenlenecek yarışlara hazırlanıyoruz. İnanç orada  milli mayo ile yüzecek. Enka Spor Kulübü olarak yakın bir tarih de İnanç ile Türkiye’de rekorlar kırmak istiyoruz. Uzun vadede ise İnanç’ın olimpiyatlarda yer almasını hedefliyoruz.” Sosyal bir hayatım olamıyor 15 yaşında biraz mahcup biraz da çekinden olarak Şehir Gazetesinden Cemal Atabey’e röportaj veren İnanç Güvercin “ Ben 15 yaşında lisede okuyan bir kızım. Ablam Ilgın yüzerken onları izliyordum. Ablamı izlerken zamanla bende de yüzme isteği belirdi. Önce spor okullarında yüzmeye başladım. Antrenörüm Aytaç Hoca ile çalışmaya başladıktan sonra gelişimimdeki hız beni daha da motive etti. Yüzme sporu dışarıdan kolay gibi gözükse de oldukça zor spor. Tüm zamanınızı alıyor. Bir günümün nasıl geçtiğini söylersem sanırım ne demek istediğimi daha iyi anlayacaktır. Sabah 05.20 de uyanıyorum. Kahvaltı ettikten sonra 06.30 da antrenmanlarım başlıyor ve 08.00 de sona eriyor. O8.30 da okula gidiyorum. 16.30 okuldan çıktıktan sonra saat 17.30 da günün ikinci antrenmanı başlıyor. Eve dönüp akşam yemeği yiyerek  ders çalışıyorum. Erken bir saatte de yatıyorum. Haftanın 6 günü böylesine yoğun bir çalışma içindeyim. Özel bir hayatım yok diyebilirim. Arkadaşlarım sosyal hayatın içinde fazlasıyla yer alırken benim öyle bir şansım asla olmuyor. “ Babam Türker Güvercin, Annem  Esra Güvercin ve Ablam Ilgın her zaman bana destek oluyorlar. Bu destek olmasa bu kadar başarılı olamazdım. Hepsine teşekkür ediyorum. Okulda da öğretmenlerim de bana büyük anlayış gösteriyor. Arkadaşlarımın desteğini de yadsıyamam. “ Bandırma’da olimpik yüzme havuzunun olmaması düşündürücü Bandırma’da olimpik bir yüzme havuzunun olmaması yüzme sporu için çok büyük bir handikap oluşturduğunu söyleyen İnanç Güvercin “ özellikle uzun mesafe yarışlarına hazırlanırken zorlanıyoruz. Bullseye Spor Kompleksindeki havuzda  antrenmanlarımı yapıyorum. Bana her türlü kolaylığı sağlayan Bullseye yetkililerine de teşekkür ederim. Nüfusu 200 bine dayanan Bandırma’da olimpik bir yüzme havuzunun olmaması bence oldukça düşündürücüdür. Ben tek başıma çalışıp tek başıma yarışlara katılıyorum. İsterdim ki benim yaşımdaki kız arkadaşlarımda bu sporu yapsınlar ve beraber çalışıp beraber yarışalım. Türkiye’de yüzme sporunda başarılı olarak rekor belgesi almak istiyorum. Merve Tuncel’i kendime örnek alıyorum. Olimpiyatlara katılmak ise en büyük hayalim. Eğitimime ise yüzme antrenörü olarak devam etmek istiyorum. Bu çerçevede üniversite okumak hedefim. “Dedi